Emsile.Com

Fatih Camii, Emsile.com, Sarf, Nahiv, Fıkıh, Hukuk, Mantık ilimleri

ARAP ŞİİRİNDE BİR NAZIM TÜRÜ: TAHMÎS

e-Şarkiyat İlmi Araştırmalar Dergisi -www.e-sarkiyat.com- ISSN: 1308-9633 Sayı: III Nisan 2010
54
ARAP ŞİİRİNDE BİR NAZIM TÜRÜ: TAHMÎS
ONE FORMS OF POETICAL WRITING IN ARABIC: TAHMÎS
Yrd. Doç. Dr. Yahya SUZAN
Dicle Üniversitesi
Edebiyat Fakültesi
ÖZET
Bu makalede, Arap şiirinin nazım türlerinden olan tahmîs, gelişim ve biçim
yönünden incelenmeye çalışılmıştır. Tahmîsin hangi tarihte ortaya çıktığı ile ilgili
ayrıntılı bilgi verilmiştir. Ayrıca şairleri bu nazım türünde şiirler nazmetmeye iten
nedenler üzerinde durulmuştur.
Anahtar Kelimeler: Arap şiiri, şair, tahmîs, nazım türleri
ABSTRACT
In this article, tahmîs, one forms of poetical writing in Arabic, was dealt with in
terms of evolution and form. Detailed information about when tahmîs appeared was
given and focused on the factors leading poets to poetize this kind of poetry.
Key Words: Arabic poetry, poet, tahmîs, forms of poetical writing
Giriş

Kur’an Kıraatinde Türklere Özgü Mahalli Okuyuş Sorunu

Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 51:2(2010), ss. 79-91
Kur’an Kıraatinde
Türklere Özgü Mahalli Okuyuş Sorunu
MEHMET AKİF KOÇ
DOÇ.DR., ANKARA Ü. İLAHİYAT FAKÜLTESİ
koc@divinity.ankara.edu.tr
Özet
Kur’an’ı evrensel kabul gören Arap tarzını umursamayarak mahalli Türk ağzıyla
okuma konusundaki ısrar, Türkiye’nin diğer pek çok sorunuyla bağlantılı bir kısırdöngü
haline gelmiştir. Evrensel değerlerden kaçarak bizim ve ülkemizin özel oldu-
ğunu öne sürmek, hayatın her alanına ilişkin mahalli bir duruş icat etmek eskiden bizi
sadece yalnızlaştırıyordu. Ancak Dünya’nın bu kadar küçüldüğü ve küreselleşmenin
sınır tanımadığı şimdilerde artık bizi komik duruma da düşürmektedir. Arapçanın fonetiği
konusunda Araplara rağmen belirleyici olamayız. Yine apaçık bir Arapça ile
vahyedilen Kur’an’ın nasıl okunacağını; tecvidi, ilgili sesleri ve ağız hareketlerini
mevcut kitabiyattan öğrenebileceğimizi varsaymak doğru değildir. Ses kitaptan öğrenilemez.

الأخـطاء الإملائيــة الشــائـعــة أسبــابـها وعـلا

الأخـطاء الإملائيــة الشــائـعــة أسبــابـها وعـلاجها


إن المتأمل في الأخطاء الإملائية الشائعة، يراها لا تخرج عن
1- الهمزات في وسط الكلمة أو آخرها.
2- الألف اللينة في آخر الكلمة.
3- همزة الوصل والفصل.
4- التاء المربوطة والتاء المفتوحة.
5- اللام الشمسية واللام القمرية.
6- الحروف التي تنطق لا تكتب.
7- الحروف التي تكتب ولا تنطق.
8- الخلط بين الأصوات المتشابهة أو الحروف المتشابهة رسماً.

أسباب الأخطاء الإملائية الشائعة
9- ضعف السمع والبصر وعدم الرعاية الصحيحة والنفسية.
10- عدم القدرة على التمييز بين الأصوات المتقاربة.
11- نيسان القاعدة الإملائية الضابطة.
12- الضعف في القراءة وعدم التدريب الكافي عليها.
13- تدريس الإملاء على أنه طريقة اختبارية تقوم على اختبار التلميذ في كلمات صعبةبعيدة عن القاموس الكتابي للتلميذ.
14- عدم ربط الإملاء بفروع اللغة العربية.

William Bedwell ve İngiltere’deki Arap Dili Çalışmalarına Katkısı

EKEV AKADEMİ DERGİSİ Yıl: 15 Sayı: 46 (Kış 2011) 451
William Bedwell ve İngiltere’deki Arap Dili
Çalışmalarına Katkısı
Ömer ACAR(*)
Özet: Bu çalışma, İngiltere’deki oryantalist çalışmaların babası olarak görülen
William Bedwell’ın Arapça alanına katkılarını ele almaktadır. Bilim çevrelerince fazla
inceleme konusu yapılmamış bir araştırmacı olarak Bedwell, hem kendi eserleri hem de
doğrudan veya dolaylı olarak etkilediği, bir kısmı aynı zamanda öğrencisi olan bilim
adamlarının ortaya koyduğu çalışmalar ile tarihteki önemli yerini muhafaza etmektedir.
Ana dilden İngilizceye yapılmış ilk Kur’an çevirileri, bastırma imkânı bulamadığı
hacimli Arapça-Latince sözlük ve diğer eserleri onun daha fazla ilgiyi hak ettiğini
gösteren sadece birkaç örnekten ibarettir.
Anahtar Kelimeler: William Bedwell, Arapça, Şarkiyatçılık, İngiltere, ArapçaLatince Sözlük, Cambridge Üniversitesi.
William Bedwell and His Role in Arabic Studies in England

Alım-Satımı Caiz Olmayan Eşyalar Hakkında ARAPÇA TÜRKÇE HADİS Malik

Başlık: BEY (ALIM-SATIM) BÖLÜMÜ

Konu: Alım-Satımı Caiz Olmayan Eşyalar Hakkında
Ravi: İbnu’l-Müseyyeb
Hadisin Arapçası:

وعن ابن المسيب قال: ]نهى رسول اللّه #: عنْ بَيْعِ الْحَيَوَانِ باللَّحْمِ[. أخرجه مالك .

Hadisin Anlamı:

Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) hayvanın et mukabilinde satılmasını yasakladı

Kaynak: Muvatta, Büyû: 64, 66;

ARAP CEMRELERİ

EYYÜP TANRIVERDİ / Şarkiyat Mecmuası Sayı 26 (2015-1) 127-155 127
ARAP CEMRELERİ
Eyyüp TANRIVERDİ*
Öz: Arap kültür ortamında oluşan gelişen sınıfsal kavramlardan biri
“cemerâtu’l-Arab” yani Arap cemreleri ifadesidir. Bu kavram bütün tarihinde
başka kabilelerle ittifak yapmaksızın kendisine yönelen tehditlere
karşı koyan ve kendisini tek başına koruyabilen kabileleri ifade eder. Bu
kabileler Benû Dabbe b. Udd, Benû Numeyr b. Âmir ve Benu’l-Hâris b.
Ka‘b olarak belirlenmiştir. Kavram tarifindeki farklılıklar dolayısıyla bunlara
Benû Abs b. Bagîd ve Benu Yerbû b. Hanzala kabilelerinin eklendiği
de olmuştur. Müstakillik şartının kurulan ittifaklarla bozulmasıyla Benû
Numeyr dışındaki kabilelerin cemre olma özelliği kaldırılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Arap cemreleri, güçlü Arap kabileleri, Benû Dabbe,
Benû Numeyr, Benu’l-Hâris b. Ka‘b.
ANCIENT STRONG ARABIC TRIBES: CEMERAT ALARAB
Abstract: “Cemerât” is plural for “cemret” in Arabic, meaning a mass

Hazif (Eksiltme)li Cümle

Hazif (Eksiltme)li Cümle
Mefulun mutlakta fiilin hazfi;

اِجْتَهِدُوا اِجْتِهَاداً لَا تَكْسَلُوا كَسَلاً --> اِجْتِهَاداً لَا تَكْسَلُوا كَسَلاً : Çalışın, tembellik yapmayın!

سَقَاكَ اللهُ سَقْياً ورَعَاكَ اللهُ رَعْياً --> سَقْياً ورَعْياً : Allah sana rahmet etsin ve seni korusun!

أُسَبِّحُ اللهَ تَسْبِيحاً --> سُبْحَانَ اللهِ : Allah'ı tenzih ederim!

- Mefulun bihde fiilin hazfi;

أَتَيْتَ أَهْلاً ووَطِىْٔتَ سَهْلاً --> أَهْلاً وسَهْلاً : Hoş geldin, safa buldun.

أَرْسِلْ الكَلْبَ عَلَى الخِنْزِيرِ --> الكَلْبَ عَلَى الخِنْزِيرِ : Köpeği domuza sal!

Takdim - Tehir

Takdim - Tehir
Genel hatlarıyla takdim-tehir, anlam bulanıklığının önüne geçmek, hükmü takdim edilene tahsis etmek, kasr (daraltma), olumsuzluk hükmünü genelleştirmek veya tekid maksadıyla yapılmaktadır.

Üç üyeli bir fiil cümlesine (Fiil + Fail + Meful) fiille başlandığında ilgi fiile yönelmiştir;

أَكَلَ عَلِيٌّ الخُبْزَ : Yedi Ali ekmeği.

Şayet meful failden önce gelirse, ilgi ona yönelmiş olur;

أَكَلَ الخُبْزَ عَلِيٌّ : Ali ekmeği yedi.

Şayet meful fiilden önce gelirse, tahsis ifade eder ve fiilin yalnızca ona yöneldiğini gösterir;

الخُبْزَ أَكَلَ عَلِيٌّ : Ali sadece ekmeği yedi.

Yukarıdaki örnekte fiille fail arasında takdim-tehir yapılacak olursa isim cümlesine dönüşür. Bu defa ilgi baştaki isme yönelir ve fiil cümlesinden farklı bir anlam ifade eder.

Diyanet İlk Defa İlçe Müftüsü Olarak Atanacaklar İçin Tercih İşlemleri



İlçe Müftülüğü için 22.04.2017 tarihinde yapılan yazılı, 15.05.2017-01.06.2017 tarihlerinde yapılan sözlü sınav sonucu başarılı olanların atama işlemleri aşağıda belirtilen esaslara göre yapılacaktır:

Diyanet İlk Defa İlçe Müftüsü Olarak Atanacaklar İçin Tercih İşlemleri için Tıklayınız

1- Söz konusu adayların 19.10.2017 tarihinden itibaren 22.10.2017 tarihi saat 23.55’e kadar yapacakları tercihlere göre atama işlemleri gerçekleştirilecektir.

2- Sınavda başarılı olan İlçe Müftüsü adayları, Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 25 inci maddesinin 1 inci fıkrasının (a) bendi hükümlerine göre 4 üncü sınıf ilçelere atanacaklardır.

mübtedayı işaret ismiyle nasıl ayırt edebiliriz...

Zamirler ismin yerini tutan kelimelerdir. Mübtedâ oldukları takdirde özel isim konumunda olduğu için başlarına اَلْ takısı almazlar. Mebnî olmaları dolayısıyla da son harflerinin harekesi değişmez. Mahallen merfû (ötre) olur.
Örnek: Ben şairim .شَاعِرٌ أَنَا Sen hemşiresin أَنْتِ مُمَرِّضَةٌ sonuna tenvin almayan (gayr-i munsarif) özel isimler, haber diye sonu ötre tenvin yapılmaz Örnek: O Fâtıma’dır. هِيَ فاَطِمَةُ. fatıma yı işaret etmek istersek nasıl yazacagız....? o fatima mı? nasıl deriz?

Nefs-Mead İlişkisi Bağlamında Farabi ve İbn Sina’nın Görüşlerinin Karşılaştırılması

1
Nefs-Mead İlişkisi Bağlamında Farabi ve İbn Sina’nın Görüşlerinin Karşılaştırılması
Hasan ÖZALP1
Bu makalede Farabi ve İbn Sina düşüncesinde Eschatology/mead konusunu ele aldık.
Konunun daha iyi anlaşılması için Farabi ve İbn Sina’nın düşüncesinin kaynaklarından
bahsettik. Öncelikle felsefi kaynakları olarak antik Yunan felsefesinin etkisini araştırdık.
Özellikle Platon ve Aristoteles'in ruh ve mead konusunda ki görüşlerine temas ettik. Ruh ve
mead konusunun Kurandaki yeri ve önemine değindik. Daha sonra asıl konumuz olan Farabi
ve İbn Sina’nın ruh ve mead hakkındaki görüşlerini ele aldık. Makalenin son kısmında bu iki
filozofu kaynakları ve görüşleri açısından karşılaştırdık.
Anahtar Kelimeler: Farabi, İbn Sina, Aristo, Platon, Kuran-ı Kerim, Ruh-Nefis, Mead
Comparison of Al Farabus and Avicenna’s Opinions: In the Context of the Relation of
Soul and Eschatoloji
In this article, we have dealt with the thought of Al Farabus and Avicenna Eschatology /

Yunanca Düşünce, Arapça Kültür; Bağdat’ta Yunanca-Arapça Çeviri Hareketi ve Erken Abbasi Toplumu,

243
©sakarya üniversitesi ilahiyat fakültesi dergisi 11 / 2005, s. 243-249
kitap tanıtımı
Yunanca Düşünce, Arapça Kültür; Bağdat’ta Yunanca-Arapça
Çeviri Hareketi ve Erken Abbasi Toplumu,
Dimitri Gutas, tr. Lütfü Şimşek, İstanbul: Kitap Yayınevi, 2003. 240 s. ISBN:
975-8704-36-2
Semahat ÖZGENÇ*:
İslam Medeniyetinin oluşumunu tetikleyen iç ve dış dinamiklerin İslam
düşüncesinin teşekkülü içinde nasıl ve niçin hareket kazandığı ve geliştiği
soruları bu döneme ait cevabı netleşmemiş sorular olarak hala önemini
korumaktadır. Gutas’ın bu çalışması İslam medeniyetinin oluşumunda fikri
oluşumların destekleyicisi olarak önemli bir yere sahip çeviri hareketinin sosyal,
siyasal ve ideolojik nedenlerini araştırmayı amaçlıyor. Eser giriş bölümünün
ardından iki ana başlıkta bölümleniyor. Çeviri ve İmparatorluk ana başlığı Çeviri
Hareketini Hazırlayan Koşullar, Mansur Dönemi, Mehdi ve Oğulları Dönemi,
Me’mun Dönemi alt başlıkları altında işleniyor. Diğer ana başlık Çeviri ve

TEOG Öncesi Ailelere Uyarı !

1 milyon 174 bin 427 ortaokul 8’inci sınıf öğrencisinin iyi bir liseye girmek için yarışacağı Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sistemi ortak sınavları 25-26 Kasım’da yapılacak. Uzmanlar, sınav için gün sayan aileler ve öğrenciler için şu önerilerde bulunuyor: Sınavdan birkaç gün önce çocuğunuzu ders çalışmak yerine, rahatlayabileceği bol oksijenli ortamlara götürün. Sevdiği insanlarla birlikte sevdiği aktiviteler yapmasını sağlayın. Uyumakta zorlanıyorsa dinlendirici müzikle ve ılık bir duşla rahatlatın.

Gençlerin hedefledikleri lisenin kapılarını açan Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) Sınavı’na bu yıl 1 milyon 174 bin 427 8’inci sınıf öğrencisi girecek. Sınava sayılı günler kala hem öğrenciler, hem de veliler için sıkıntılı bir süreç başlıyor. Üsküdar SEV Ortaokulu’ndan Psikolog Ece Cengizalp Adanalı; 25-26 Kasım’da gerçekleşecek sınav öncesi, öğrencilerin ve ailelerin nelere dikkat etmesi gerektiği konusunda önerilerde ve uyarılarda bulundu:

Beş İsim الأَسْمَاءُ الخَمْسَةُ

Beş İsim الأَسْمَاءُ الخَمْسَةُ

Arapçada الأَسْمَاءُ الخَمْسَةُ denen beş isim vardır ki, bunlar و ile merfu, ا ile mansup, ي ile mecrur olurlar.
Yani, bu isimlerden birinin;
- ( ُ ) ötre'li bulunması gerekirse, sonunda و bulunur.
- ( َ ) fetha-üsnün'li bulunması gerekirse, sonunda ا bulunur.
- ( ِ ) kesre-esre'li bulunması gerekirse, sonunda ي bulunur.

Bu beş isim şunlardır:
1) ağız فُو
2) sahip ذُو
3) kayınpeder حَمٌ
4) kardeş أَخٌ
5) baba أَبٌ

Örnekler:
Baban mahir bir doktordur. أَبُوكَ طَبِيبٌ حَاذِقٌ
bu cümlede, أَب kelimesi merfudur.

Babanı çarşıda gördüm. رَأَيْتُ أَبَاكَ فِي السُّوقِ
bu cümlede, mef'ulun bih المَفْعُولُ بِهِ durumundaki أَب kelimesi mansub'dur.

Babanı selamladım. سَلَّمْتُ عَلَى أَبِيكَ
bu cümlesinde, cer harfinden sonra gelen أَب kelimesi mecrur'dur.

Mal sahibi kıskanılır. ذُو المَالِ مَحْسُودٌ
bu cümlede, ذُو kelimesi merfudur.

KLASİK ARAP ŞİİR VE NESRİNDE EN SIK RASTLANAN YEMİNLER

M. FARUK TOPRAK
NÜSHA, YI L: II , SAYI: 7, GÜZ 2002 73
KLASİK ARAP ŞİİR VE NESRİNDE EN SIK RASTLANAN
YEMİNLER
M. Faruk Toprak*
Özet: Bu çalışmada, klasik Arap şiir ne nesrinde en sık rastlanan
yeminler ele alınmaktadır. Araplar, ilk dönemlerden beri
kendileri için önemli olan değerler, kavramlar ve kişiler üzerine
yemin etmişlerdir. Her millette rastlayabileceğimiz bu geleneğe
ilave olarak Arapların kutsal yerler üzerine yemin ettikleri
de görülür. Ayrıca, herhangi bir Arabın kendisi için değerli
olan bir eşyası/metaı üzerine yemin etmesi de dikkat çekicidir.
Anahtar Kelimeler: Araplarda yemin, Kâbe üzerine yemin,
yeminde tekid lâmı, yeminin fiil çekimine etkisi, Kur’ân’da
yemin örnekleri.
Arabic Oaths Which Have Been Used Frequently in the
Classical Poem and Prose
Summary: This article deals with the arabic oaths which have
been used in diwans of Arab poets since the Pre-İslamic Period
and the books written about history, bigraphy etc. As we study